Araştırmalara göre bazı duygusal davranışların bazı fiziksel sağlık problemleriyle bağlantısı var.
İnsanların evliliklerindeki anlaşmazlıklara gösterdiği tepkilerle sağlıkları arasında güçlü bir ilişki var.
Yapılan son araştırmalara göre ilişkideki çatışmaları sinirlenerek idare etmek kan basıncıyla ilgili sorunlara yol açabilir.
Kendini duygusal olarak kapama hali sırt ağrıları ve kasların gerilmesiyle bağlantılı.
Araştırmacılardan Profesör Robert Levenson: “Bulgularımız duyguların sağlıkla nasıl bağlantısı olduğu ve davranışlarımızın zamanla nasıl negatif sağlık koşulları doğuracağı üzerine hassasiyet gösterilmesi gerektiğini açığa çıkarıyor.”
Dr Claudia Haase: “Evlilik içi geçimsizliklerde sadece 15 dakika süren konuşmaları inceledik ve çiftlerin bu 15 dakika boyunca sergiledikleri davranışlara bakarak 20 yıl içindeki sağlık problemlerinin gelişimini tahmin edebildik.”
Araştırmacılar, 20 yıllık verilerden elde edilen sonuçların insanları öfke kontrolüne teşvik edebileceğini düşünüyor.
Dr Claudia Haase: “Anlaşmazlıklar her evlilikte olur ama insanların çatışmaların üstesinden gelme yolları farklıdır. Bazılarımız öfkeye kapılırken bazılarımız da kendini kapatır. Yaptığımız çalışma farklı duygusal davranışların uzun vadede doğuracağı farklı sağlık sorunlarını öngörebileceğini gösteriyor.”
Araştırma kapsamında 1989’dan beri 156 orta yaşlı çift incelendi. San Francisco’da yaşayan çiftlerin hepsi heteroseksüel ve yıllarca beraber yaşayan çiftlerdi. Her yıl, labaratuvarda birbirleriyle etkileşim halindeyken videoya alınmak da dahil olmak üzere pek çok teste tabi tutuldular. Tüm bu testler sonucunda araştırmacılar öfke ve kendini engellemenin sırasıyla yüksek kan basıncı ve sırt ve bel ağrılarıyla ilişkili olduğunu buldu.
Profesör Levenson: “Yıllardır negatif duyguların negatif sağlık sonuçlarıyla ilişkili oluğunu biliyorduk ama bu çalışma spesifik duyguların spesifik sağlık sorunlarıyla olan bağlantısını ortaya çıkarmak için yapıldı. Bu, duygularımızın gelecekteki hayatlarımızın önemli özelliklerini görebilmemiz için açtığı pencerelerden birisi.”
Bu araştırma Emotion (Haase et al., 2016) Dergisi’nde yayımlanmıştır.
selmin irem