Zaman zaman hepimizin utangaçlık yaşadığı anlar olmuştur. Utangaçlık birçok farklı seviyelerde karşımıza çıkabilir. Eğer ki, yaşadığımız yüksek seviyelerde bir utangaçlık ise; bu durum, sosyal etkileşimden zevk almanızı engeller, engellemekle de kalmayarak, kimi zaman sosyal ortamlarda davranışlarımızı bile şekillendirebilir.
Tanıdık olmayan bir ortama girdiğinizde, ilk iş gününüzde, okul değiştirdiğinizde vbz. birçok durumda çekinme, utanma hali ortaya çıkabilir…
Utangaçlık Nedir ?
Utangaç kişi kendisini sosyal durumlarda gergin ve stresli hisseder. Ayrıca, harekete geçerse reddedileceği düşüncesi içindedir. Chavira tarafından 2202 katılımcıyla yapılan bir araştırma, yetişkinlerin %40’ının hafif ancak kronik utangaçlıktan şikayetçi olduklarını ve utangaçlıklarını gizleyebilmelerine rağmen içlerinde rahatsızlık hissettiklerini bildirmiş. Aslına bakılırsa bu rakam hafif utangaçlığın bir noktaya kadar oldukça yaygın olduğunu bizlere gösteriyor. Bu araştırmada, katılımcıların %20’si ise daha ağır seviyede utangaçlık çektiklerini ve utangaçlıklarını gizleyemediklerini bildirmiştir. Bu noktada utangaçlık hayatı oldukça zorlaştırmaya başlar. Utangaçlığın altında yatan sebeplere baktığımızda çevresel, genetik birçok sebep mevcut.
Utangaçlık İle Başa Çıkmak
İç sesinizi susturun!
Beynimiz bizi tehlikelere karşı korumak üzere tasarlanmıştır. Bu evrimsel süreç sürekli düşünce üretir ve olumsuz düşüncelerde bu yapının bir parçasıdır. Bu noktada utangaç insanlar sosyal ortamları tehlike şeklinde yorumlaya daha meyillidir. İç sesinizi yargılamadan farkedin. Yerine başka bir cümle koymaya çalışın. Bunun kimi zaman yazarak çözümlemeyebilirsiniz, yazmaya vaktiniz yoksa o sese zihninizde cevaplar üretin!
Başınıza gelebilecek en kötü şey ne olabilir? Eğer sevdiğiniz biri bunları düşünseydi ona ne gibi önerilerde bulunurdunuz? Daha önce böyle bir durumla karşı karşıya kaldığınızda nasıl davranmıştınız?
Örneğin bir aile düğününde yada organizasyonda rol almak, fotoğraf çekmek, insanları toparlamak bir amaç sağlar ve ortama alışmanızı hızlandırır. Alıştıktan sonra geceye kaldığınız yerden devam edebilirsiniz.
Kendinizi itin
Bu uygulamada, küçük adımlarla başlamanız daha faydalı olacak. Örneğin sınıfta soru sormaya çekiniyorsanız önce ders asistanına sınıftan sonra bir soru sorun, birkaç ders sonra profesöre sınıftan sonra bir soru sorun, daha sonra 10 kişilik bir çalışmada soru sorun ve daha sonra da büyük bir ders salonunda sorular sormayı deneyimleyin. Yani kaynar suya doğrudan atlamak yerine yavaş yavaş suyu ısıtın.
Sorular sorun
Birçok kişi sosyal ortamda garip hissedebilir genellikle sohbetin bitmesinden kaygılanır. Unutmayın, insanlar kendilerinden bahsetmeyi oldukça sever, bu noktada açık uçlu sorular sormak sohbetin ilerlemesini sağlar. (“Peki siz nasıl tanıştınız?” ya da “Bu dersi almayı düşünüyorum, sen bu hoca hakkında ne düşünüyorsun.”) gibi… Cevabın üzerine derinlemesine konuşabileceğiniz başka bir soru sorarak aynı konuyu derinleştirmeyi çalışabilirsiniz. Birçok kişi hayatları ve deneyimleri hakkında konuşmaktan memnun olur…
Uzman desteği alın
Eğer utangaçlık tek başınıza başa çıkamayacak boyuta ulaştıysa yardım almaktan çekinmeyin. Terapi ile adım adım bu sıkıntılarınızın üstüne gidin.