depresyon

Beni Takip Edin

Depresyon Nedir?

Depresyon sanılanın aksine sadece “kendini kötü hissetmek” ve “bunalımda olmak” ile sınırlı değildir. Tüm sosyal, fiziksel hayatımızı etkileyecek kadar derin bir psikolojik bozukluktur. Depresyon tanım olarak genel isteksizlik, hayata karşı umutsuzluk, karamsarlık, çöküntü ruh hali olarak karşımıza çıkar.

Her beş kişiden biri hayatlarının bir döneminde depresyonla karşı karşıya kalır. İstatistiklere göre kadınlar erkeklerden daha fazla depresyona yakalanıyor. Bu bilgiye dayanarak kadın olmak da depresyonu etkileyen faktörlerden biri olarak önümüze çıkıyor.

Bunun yanı sıra düşük ekonomik koşullar, boşanma, yakın çevreden birinin kaybı (ebeveyn, çocuk ya da eş en yüksek oranda etkiler), alkol ya da uyuşturucu madde kullanımı, fiziksel hastalıklar, tıbbi hastalık ve zorlu bir tedavi süreci, hormonal değişiklikler, kendinde veya ailesinde depresyon geçmişi olma, fiziksel ya da cinsel istismara uğramış olma, mizaç, anksiyete, boşanma gibi kişinin hayatındaki keskin değişiklikler depresyonu tetikleyen faktörlerden bazılarıdır. Bunları arttırmak mümkün. Aynı zamanda son araştırmalara baktığımızda depresyonun oranının kadınlarda daha fazla olduğu görülmüştür. Erkeklerde ise örtük depresyon daha fazla görülmektedir.

Depresyonun Belirtileri Nelerdir?

  • Kişiler kendilerini mutsuz, isteksiz, neşesiz ve hüzünlü hissederler.
  • Kendilerine olan güvenleri düşer çünkü günlük rutin olarak yaptıkları işler bile bir yük haline gelir.
  • Uyanmak, duş almak, yemek yemek için yeterince enerjik hissedemezler.
  • Genel isteksiz ve mutsuz ruh halinin yanına cansızlık ve yorgunluk hissi de eklenir.
  • Dikkatlerini toplamak güç hale gelir.
  • Tüm bunlara ek olarak uyku ve iştah sorunları baş gösterir.
  • Kişiler iştahsızlık hissederler. Nadir olarak da kişi kendini yemeğe verebilir ve sağlıksız kilo alımı başlar.
  • Uykusuzluk veya aşırı uyuma hali yaşayabilirler. Uykusuzluk da negatif duygulanımı arttırarak depresyona katkıda bulunabilir.

Depresyonda bu belirtilere ilaveten kişinin günlük hayatını etkileyen durumlar karşımıza çıkar.
· Kişi artık dışarı çıkmak istemiyor, sosyallikten kaçıyorsa,
· Alkol veya uyuşturucu madde kullanımı varsa ve bu kontrol edilemez hale geldiyse,
· Öz bakımını tamamlamakta zorlanacak kadar halsiz ve isteksizse,
· Hayatındaki sorumluluklara karşı büyük bir ilgi kaybı varsa,

Tüm bunların bir arada olması gerekmez fakat çoğu varsa ve temel tetikleyici yoksa ve daimi bir durum olmuşsa kişiye depresyon teşhisi konabilir.

Depresyondaki kişiler genelde geçmişte yaşadıklarına odaklı davranırlar. Kayıplar, ayrılıklar daha da ağır gelir. Hatta bazı durumlarda kişi geçmişte sevgi duyduğu kişiye tutulabilir ve çözümün o olduğunu düşünebilir.

Basit günlük aktiviteler zorlaştıkça, sorumluluğa karşı ilgi azaldıkça hata payı artar. Kazalar, verilen görevi yapamama durumları artar ve depresyondaki kişi işsiz, yakın çevresinden soyutlanmış, suçluluk ve yetersizlik hissiyle dolu, öz bakımından yoksun olarak kalabilir. Bu durum depresyonu daha da tetikler ve bir kısır döngü oluşur.

Depresyon Türleri Nelerdir?

  • Majör Depresif Bozukluk
  • Distimi Depresyon Bozukluğu
  • Premenstrüel Disfori (adet öncesi) Bozukluğu
  • İlacın Yol Açtığı Depresyon Bozukluğu
  • Başka Bir Duruma Bağlı Depresyon Bozukluğu
  • Postportum (doğum sonrası) Depresif Bozukluk

Depresyonda Olan Kişilere Neler Söylememeliyiz?

Depresyonda olan kişilere genellikle söylediğimiz ama aslında söylemememiz gereken bazı şeyler var. Genellikle onlara sık sık söylediğimiz şeylerden biri ” hepsi senin kafanda bitiyor” oluyor. Elbette kafamızda bitiyor çünkü beynimiz kafamızın içinde. Depresyonda beynimizin kimyasalları değişir ve bu ruh halimizde eğişime sebep olur. Diğer sıklıkla duyduğumuz cümleler ise “her şeyin var niye mutsuzsun? herkesin problemleri var seninkisi de dert mi? ” gibi cümleler oluyor çoğu zaman. 

Depresyon tedavisi nasıl olur ve terapisi ne kadar sürer?

Depresyon testi nedir? Geçerliliği var mıdır? Depresyon testini kendim uygulayabilir miyim? Tüm bu soruların cevapları için tıklayınız.

Öncelikle yapılması gereken durumun farkına varıp bunu yaşayan tek kişi olmadığınızı kabullenmektir. Çeşitli terapi yöntemleriyle depresyonun belirtileri zamanla azalır ve kişi normal hayatına dönebilir.

Depresyon tedavisinde birçok terapi yöntemi etkilidir. Bu yöntemler arasında en etkili yöntemlerden biri olarak öne çıkan bilişsel davranışçı terapi yöntemidir. Buna ilaveten son yapılan çalışmalar Mindfulness temelli terapilerin, meditasyonların kişinin depresyondan kurtulmasını sağlarken canlılık hissini tekrardan elde ettiğini göstermektedir. Bazen kişilerde mevsim geçişlerinde mod değişimi yaşanabiliyor ve depresif belirtiler görülebiliyor. Bu durum depresyonun tam tanımını karşılamasa da depresif belirtiler kişilerin yaşanıtısını zorlaştırabiliyor. Bu durumda, mevsimsel depresyon yaşayan kişiler de bir psikolog ve terapistten destek alabilir.

Bunlara ilaveten terapi ve tedavi sürecinde, sadece terapinin yeterli olmadığı durumlarda ilaç tedavisini de sürece dahil ederek kişinin depresyondan kurtulması mümkündür. Bu süreçte terapi ve tedavi süresi kişiden kişiye değişkenlik göstermekle beraber 14-16 hafta minimum süre olarak görülür. Kişi ilk seanslardan itibaren iyi hissetme halini farketmeye başlar ancak seanslarına devam etmesi kalıcı bir iyi hissetme hali için gereklidir. Bununla birlikte her mutsuzluk hali depresyon değildir. Bu sebeple teşhisinizi bir uzmanın koyması önemlidir.

Hakkımda Ne Dediler?

MUTLU DANIŞAN YORUMLARI

Bu terapi süreci sayesinde yeniden doğmuş gibi hissediyorum. Öncesinde sanki hiç yaşamıyordum. Her şey çok boş ve anlamsız geliyordu. Son dönemlerde yaptığım hiçbir şeyden zevk alamıyordum. Bu süreç boyunca nasıl yaşamam gerektiğini, aslında hayatın o kadar da çekilmez bir yer olmadığını yeniden öğrendim. Şimdi o karanlık, iç sıkışmalı, korkunç günler geride kaldı. Size ne kadar teşekkür etsem az.

YENİ BİR BAŞLANGIÇ

Yaklaşık 2.5 yıldır adını koyamadığım takıntılarım vardı. Bunların en başında ölüm korkusu, sevdiklerimin başına bişey gelecek kaygısıydı. Çevremdekilerin ısrarı üzerine internet üzerinden psikolog arayışına girdim ve o sırada Barış Bey’in sitesi ile karşılaştım. Psikolog Barış Bey sayesinde karanlıklardan aydınlığa doğru “küçük”, küçücük bir yol buldum, bulabildim. Bu yol beni daha aydınlık günlere götürdü.

ARTIK KORKMUYORUM

Psikolog Barış Bey’e o kadar kötü bir dönemimde gitmiştim ki, ilk seans bittikten sonra çıkıp bu sefer de mutluluktan ağlamıştım hüngür hüngür! İyi ki Barış beyi buldum diye. Panik ataktan, kaygıdan kısa sürede kurtulmamı, hayata yeniden bağlanmamızı sağladınız. O günlerde hayatımın böyle nasıl devam edeceğini düşünürken, bugün geldiğim noktada kendime inanamıyorum. Hakkınız ödenmez.

HAYATIMIN KONTROLÜ ELİMDE