Fazla Seçenek İyi Mi Kötü Mü?

Gün içinde durmadan seçenek bombardımanına tutuluyoruz. Restoranda, işte, kafede, markette, televizyonda sürekli önümüze karar vermemiz için onlarca seçenek sunuluyor.

  • Bugün işe giderken ne giysem, daha spor mu yoksa daha klasik mi giyinsem?
  • İşe metrobüsle mi gitsem, yoksa arabamı mı kullansam
  • Sağ şeritten mi gitsem, sol şeride mi geçsem?
  • Öğle yemeğinde tavuk mu yesem yoksa salata mı?
  • Kahvemi sade mi içsem sütlü mü içsem?

Peki, seçeneklerin fırsat olarak algılandığı günümüzde, seçim yapmak, gerçekten insanları mutlu ediyor mu?

Araştırmalara göre çok fazla seçenek arasında kalmak bizi hem yoruyor, hem de üretkenliğimizi ve verimliliğimizi düşürüyor. İnsanlar iyi yada kötü olsun fazla seçenekle karşılaştıklarında, yapmaya çalıştıkları işe odaklanmakta ve işi tamamlanmakta zorlanıyorlar. Bazı durumlarda hiç seçenek olmaması, 2 seçenek olmasından daha iyi gelebiliyor.

Örneğin: İşe yada okula gitmek için uyandığınız bir günü zihninizde canlandırın, sabah erkenden kalktınız ve her zamanki gibi evden çıkabilmek için koşturmaca halindesiniz. Giyinmek için gardırobunuzun başına geldiniz ve bugün ne giysem diye düşünmeye başladınız. Tam o anda 30 çeşit kıyafete bakarken, 10 larca çeşit kombinasyon aklınızı kurcalıyor.

O sırada kendinizi nasıl hissediyorsunuz? Gardırobunuzu seyretmek size ne kadar zaman kaybettiriyor?

En son, iki seçenek arasında kaldığınız zamanınızı aklınıza getirin, size kendinizi çok da iyi hissettirmediğini hatırlayacaksınız. İnsanın belirsizliğe karşı kesinlik arayışı, bu seferde tercihlerinizde karşımıza çıkıyor. Aslında tercihler bir çeşit belirsizlik durumunu, belirli ve net bir seçim haline getirmenin mücadelesi. Kişi kendisini bunu yapmaya karar verdim, bunu seçmeye karar verdim dediğinde daha iyi hisseder. Buna karar vermeden önceki gerilimi, vücudumuzda rahatlıkla hissedebiliriz.

Steve Jobs, Mark Zurkerbeg gibi başarılı insanların her gün aynı renk kıyafeti tercih etmelerinin altında yatan sebepte tam olarak bu. Enerjilerini daha önemli problemleri çözmek için kullanmak istiyorlar.

Stresi yönetmek için kullanılacak diğer yöntemler için burayı tıklayabilirsiniz.

minimalist-sade-yasamMinimalist, Sade Yaşam

O halde gelin hayatı kolaylaştırmak adına seçenekleri azaltmaya evinizden ve gardırobunuzdan başlayalım.

İlk iş gardırobunuzu açın ve içindekilere bir göz atın. Kendinize şu soruları sorun dolabınızdaki kıyafetlerin ne kadarını giyiyorsunuz? Hangilerini daha çok seviyor ya da günlük hayatınızda kullanıyorsunuz?

Çok istediğiniz ancak uzun zamandır ertelediğiniz gardırop temizliğinin şimdi tam zamanı.

Dolabınızın karşısına geçin ve gözden hemen çıkardığınız kıyafetleri eleyin. Geriye kalanlar “belki giyerim” ve “kesin giyerim” dediğiniz kıyafetleriniz olacaktır. Kuşkusuz en zor vedalaşılanlar belki giyerim dediğiniz kıyafetleriniz. Onlarla hemen vedalaşmak zorunda değilsiniz. Onları bir kutuya yerleştirin ve bir süre ayağınıza dolanmayacak bir yere koyun. Eğer ihtiyacınız olursa tabi ki kutudan alıp giyebilirsiniz.

Aradan bir süre geçtikten sonra hala giymediklerinizi, ihtiyacı olan birine verebilir yada satabilirsiniz.

Aynı temizliği ve sadeleşmeyi evinizin diğer alanları içinde yapmanızı öneririm. İhtiyaç olursa diye sakladığınız ne için kullanıldığı bilinmeyen kablolar, eski telefonlar, dvd playerlar, gereksiz mutfak aletleri içinde aynı yöntemi kullanabilirisiniz.

Unutmayın seçenekleri azaltmanız, minimalist bir hayat sürmeniz daha huzurlu ve dengeli olmanızı sağlayacak. Bununda ilk adımı yaşadığımız yerleri sadeleştirmekten geçiyor.

Eğer sizlerin de seçenekleri azaltmak adına kullandığınız yöntemleriniz varsa. Yorum kısmında bizlerle paylaşabilirsiniz.

En kötü karar bile kararsızlıktan iyidir!

Psikolog 

Barış GÜRKAŞ

İstanbul

Referans: Iyengar SSLepper MR., When choice is demotivating: can one desire too much of a good thing?, J Pers Soc Psychol. 2000

Facebook
Twitter
WhatsApp
Telegram

Diğer Yazılarımız

Psikolojik Testler

Psikolojik Testler Nelerdir ve Ne İşe Yararlar? Psikolojik testleri psikofiziksel davranışları, yetenekleri ve psikolojik problemleri ölçmek ve psikolojik performansları öngörmek için sistematik

Sınav Kaygısı

Sınavlarda katılımcılar arasında bir rekabet söz konusu olduğu için sınav kaygısı hissetmek normal bir duygudur. Özellikle gençler arasında yaygın olan sınav kaygısı,

Yaygın Anksiyete Bozukluğu

Yaygın anksiyetede kaygıyı tek bir konu üzerinden değil bir çok konu üzerinden yaşarız. Kaygı konuları çeşitlenmiştir ve yaygın anksiyete bozukluğu sebebiyle birçok

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


The reCAPTCHA verification period has expired. Please reload the page.